2005 Türkiye Güzeli Hande Subaşı, iyi giden bir birlikteliğin olduğunu ama evlenmek için vakte ihtiyaç duyduğunu ifade etti

Bir an evvel anneliği tatmak istediğini belirten Subaşı, evlenmeden çocuk sahibi olmaya kesinlikle karşı...


Türkiye güzeli seçildikten sonra tüm ülkenin dikkatini çeken Hande Subaşı, çok geçmeden oyunculuğa adım attı. Güzelliğinin kendisine her zaman avantaj sağladığını itiraf eden Subaşı, Müjde Ar'la beraber rol aldığı 'Kuşdili' dizisinden sonra şimdi de Emrah'la birlikte 'Adak' dizisinde yer almaya hazırlanıyor. Oyunculuğa yavaş yavaş ısınan Türkiye eski güzeline; oyunculuğunu, projelerini, özel hayatını sorduk. O da içtenlikle cevapladı...

- Ankara doğumlu olduğunu biliyoruz. Hayatının büyük bir kısmı da orada geçti. Ankara'da mı yoksa İstanbul'da mı yaşamak daha keyifli?

Hayatımın en önemli yılları Ankara'da geçmesine rağmen, İstanbul bana daha çekici geldi. Koşuşturma, trafik, kalabalık bile beni sıkmıyor. İstanbul'un bu bakımdan garip bir büyüsü var. Hani öyle sevimli afacanlar vardır ya ne yaparsa yapsın kızmazsınız, işte ben İstanbul'u onlara benzetiyorum.

- Peki, model olmaya nasıl karar verdin, ailen bu fikrine sıcak baktı mı?

Aslında çocukluğumda bile ince, uzun ve çok güzel bir kızdım. Beni görenler, 'Sen mutlaka Türkiye Güzeli olursun' diyorlardı. Şaka yapıyorlar diye düşünüyordum. Ama şaka olmadığını zaman bana gösterdi... Modelliğe gelince; ortaokulun son yılında model olmaya karar verdim galiba. Çünkü dediğim gibi, aldığım iltifatlar bir hayli fazlaydı. Bir de liseyi bitiremeyeceğimi anlayınca kesin olarak modellik yapmaya karar verdim. Ailem, bana hep destek oldu. Bu da bana inanılmaz bir moral sağladı.

- Türkiye Güzeli seçildin, yaşadıklarını birkaç cümle anlatır mısın?

Ne diyeyim, 'Türkiye Güzeli olacaksın' diyenlerin kehaneti çıktı. Açıkçası ben, bunu beklemiyordum. Güzel olduğumu biliyordum ama... Neticede bu payeyi hak ettim ki beni seçtiler. İnanılmaz mutlu oldum ve birkaç gün neler olduğunu kavrayamadım. İnsanlar bana Türkiye Güzeli diye seslendiklerinde şaşkınlıktan etrafıma bakındım. Yani şunu demek istiyorum, inanılmazdı.

- 'Kuşdili' dizisinde oyunculuk deneyimin oldu. Ama dizi yayından kaldırıldı. İlk önce şunu sormak istiyorum, oyunculuk kolay mı?

Kesinlikle kolay değil. Ben, büyük tiyatro oyuncusu Ayla Algan'dan iki kur ders almama rağmen, hiçbir şey bilmediğimi anladım. Bu işin ilk ayağı aslında. Bir de çalışma temposunu hesaba katarsak... Gece-gündüz demeden çalışıyorsunuz. Sürekli tekrarlar... İnsanlar, oyunculuğun kolay bir şey olduğunu sanıyorlar ama yaşadıklarımızı bir görseler bize hak verirler. Şunu da belirtmeliyim ki, oyunculuk açısından henüz çok az yol aldığımın idrakındayım.

- Yolun başındayım dedin; peki yoldan dönmeyi mi, yoksa devam etmeyi mi seçeceksin?

Şunu söyleyeyim: Yoldan dönenin kaşığı kırılsın. Oyunculukta kendimi geliştirmeye karar verdim bir kere. Siz de çok iyi bilirsiniz, hayat yaşayarak öğrenilir. Benim de böyle yapmam gerekiyor düşüncesindeyim. İşte bu anlayışın paralelinde, yeni sezonda 'Adak' adlı dizide Emrah'la birlikte rol alacağım.


- Adak dizisinin çekimleri ne zaman başlayacak?

- Dizinin çekimleri ağustos ayı gibi başlayacak. O zamana kadar, biraz dinleneyim ve dinç olayım istiyorum. Allah izin verirse, dizi eylül ortası gibi de yayına girecek. Şunu da eklemek istiyorum, tarifsiz bir heyecan şimdiden benliğimi sardı.


- Peki bu kadar çok dizi var... Reyting çekişmesine ne diyeceksin?

- Öncelikle şunu söylemeliyim ki, iyi diziler de var kötüleri de. Ama hepsinde de bir emek var bu yadsınamaz. Kamera arkasında bir çok insan var ve onların hepsi ekmek parasının peşinde. Ne yazık ki reyting yüzünden birçok insan ekmeğinden oluyor. İşte ben en çok buna üzülüyorum: Heba olan emeklere!..

- Bir sinema filminde rol almak ister misin?

Neden istemeyeyim ki!.. Ama daha çok erken. Oyunculuğumun o kadar ilerlediğini düşünmüyorum. Bir işi yapacaksam yeterince iyi olmalı. Kendimi hazır hissetiğimdeyse; bana yakışacak, içime sinecek bir rolle ve iyi bir ekiple çalışmak isterim. Yani şu anlayışı benimsiyorum: Başarısızlık benden kaynaklanmıyorsa, başkası tarafından kaynaklanmamalı!..


- Nasıl bir rolü canlandırmak istersin?

- Şimdiden çok iddialı karakterlere bürünemem. Ayrıca çok açık, sevişmeli sahnelerde yer almam. Türkiye Güzeli olduğum için öyle bir karakteri canladırırsam insanlar yanlış anlar. Bunun için şu sıralar kesinlikle böyle bir rolde oynamam. Ama halk beni oyuncu olarak gördüğü zaman ne olur bilemem, büyük konuşmuyorum. Belki o zaman bu tür rollerde yer alabilirim.

- Dizilerde oynadığın için oradaki ortamı da biliyorsun podyumu da. Sence hangisi daha iyi?

İkisini de çok seviyorum. Modellik ilk göz ağrım, hiç bırakmayacağım, oyunculuğa da devam edeceğim.

- Pek iddialı bir yapıya sahip değilsin bunu anladım. Ama elinden geleni de yapıyorsun. Şunu sormak istiyorum, en büyük hedefin ne?

Çok büyük hedeflerim yok aslında. Hem modellik hem de oyunculuk yapıyorum. İstediğim şeyler de olmaya başladı zaten. Şansımın bol olmasını istiyorum ve olduğuna da canı gönülden inanıyorum. Bundan sonra azimli olmak gerekiyor ve Allah'tan bu bende fazlasıyla var.

- Tekrar oyunculuğa dönersek... Örnek aldığın oyuncular var mı?

Bütün oyuncuları inceliyorum. Teker teker isim veremeyeceğim ama herkesi çok beğeniyorum. Çünkü bence onlar inanılmaz bir meslek icra ediyorlar ve takdire fazlasıyla layıklar...

- İlk oyunculuk teklifi geldiği zaman ne düşündün?

Çok mutluydum ama bir yandan da kıvırabilecek miyim diye düşündüm. Çok tedirgin başladım. Acaba ekrana yakışacak mıyım düşüncesi hep aklımdaydı.

- Peki, gelen teklifleri neye göre değerlendiriyorsun?

- Senaryo, yönetmen, ekip ve daha başka bunlar gibi birçok koşullar açısından değerlendiriyorum. Rolüme bakıyorum ve içime en çok sineni seçiyorum.

- Çevrendeki insanlar senin oyunculuğu nasıl buluyor?

-Çevremdeki insanlardan ve özellikle halktan çok iyi tepkiler aldım. Açıkçası bu işe devam etmeye insanların bu olumlu tepkileri sayesinde karar verdim.

- İyi giden bir birlikteliğin olduğunu biliyoruz. Peki evlenmeyi düşünüyor musun?

Düşünüyoruz ama daha vakit olduğu konusunda hemfikiriz. Açıkçası zamana bıraktık evliliği...

- Çocuk düşünüyor musunuz peki?

Düşünüyoruz tabii ki, hatta, hep, erken anne olmak istemişimdir. Çocuğumla aramda yaş farkı olsun istemiyorum çünkü.

- Evlilik tarihinizi zamana bıraktınız ama bir an evvel anne olmak istiyorsun. Evlenmeden çocuk düşünmüyor musun?

- Yok... O kadar geniş değiliz biz!..

Aşk tarifi imkansız bir duygudur

Aşk gelip geçici, sevgi ise daimi olandır. Sevgiyi istememe rağmen aşka da çok önem veriyorum. Aşk; insanın başını döndüren, içini kıpır kıpır eden bir duygudur. Bunu kelimelerle anlatmak çok zor, yaşamak lazım. Allah, her insana bir kere de olsa bu duyguyu yaşatsın diliyorum. Bir de şunu eklemek istiylorum: Hayatta ki en büyük korkum sevdiklerimi kaybetmek...

Hobilerim benimle bütündür

Hayatı bu kadar yoğun yaşamama rağmen hobilerime fırsat buldukça zaman ayırıyorum. Seyahat etmek... Aslında, yaptığım iş dolayısıyla bu pek sorun olmuyor. Pek çok yere gidiyorum. Yüzmek... Bana göre en güzel spor. Vücudunuz bir bütün olarak çalışıyor, kafanız dinç oluyor ve bütün sıkıntılarınızı o anda unutuyorsunuz. Belki biraz abartıyorum gibi gelebilir ama bu sporu yapanlara hissetiklerini sorun çoğu benim söylediklerime yakın şeyler anlatacaktır. Müzik dinlemek... Tek bir sözle açıklayayım isterseniz: Müzik ruhun gıdasıdır.